Beyaz perdede başlayıp usul usul tüm dünyayı ele geçiren Star Wars mitolojisi 40 yaşında. Sinema endüstrisinin birçok rekoruna imza atan macera, oyuncak sektörü başta olmak üzere eğlence dünyasının pek çok alanını beslemeye devam ediyor. Markanın tasarım ekibinin de belirttiği üzere, bu markanın sürekliliğini sağlayacak tek bir prensip var: Star Wars’tan nefret etmek.
İlk Star Wars filmi 25 Mayıs 1977 tarihinde, bir Çarşamba günü vizyona girdiğinde yalnızca 32 sinema salonunda gösterilmişti. Cumartesi günü geldiğinde bu oran, 43 sinema salonuna yükselmişti. Ağustos ayında ise binin üzerinde salonda gösterimdeydi. İlk hafta sonu 1,5 milyon dolarlık bir gişe hasılatı elde eden film, aynı yılın İşçi Bayramı’nda, o zamana kadarki gişe şampiyonu Jaws’ı çoktan geride bırakmış, 133 milyon dolarlık bilet satışıyla tüm zamanların en çok kazandıran filmi olmuştu. 1985 yılında ise tüm dünyada, ABD vatandaşından daha fazla Star Wars figürü bulunuyordu.
Oysa George Lucas ve karısı, filmin lansmanını takip eden günlerde epeydir erteledikleri Hawaii seyahatine çıkarak, geleceğinden şüphe etmedikleri eleştiri fırtınasından kaçınmayı umuyorlardı. Haksız da sayılmazlardı zira Lucas, çocukluğundan itibaren olgunlaşarak gelişen bilim kurgu sevgisini borçlu olduğu Flash Gordon serisine ithafen geliştirdiği projelerini, arkadaşlarına ve tanıdığı yönetmenlere okuttuğunda genellikle benzer buruk yanıtla karşılaşıyordu: “George, sen aklını mı kaçırdın?”
“How Star Wars Conquered the Universe: The Past, Present, and Future of a Multibillion Dollar Franchise” kitabının yazarı Chris Taylor şöyle yazıyor: “Lucas’ın yıllar boyunca emek vererek ürettiği hikâye aslında kendi zamanına ve onu önceleyen dönemlere yönelik bir hissiyatın ürünüydü. Kağıt üzerinde somut bir form kazandırdığı rüyasının da zamanla gerçekleştirilebilir ve iş yapabilir olduğu kanıtlandı. Star Wars, Navaho diline yeniden popülerlik kazandıracak güce kavuşmuş da olabilir. Ama bu tam da Amerikan tarzı kültür emperyalizminin bir başka biçimi değil mi? Yerli halklar eninde sonunda Hollywood’un güçlerine temsil olur? Wheeler’in bu duruma birebir yanıt veren bir çift sözü var: ‘Haydi oradan, adamım.’ Star Wars Hollywood değil.”
Tarihin seyri, Star Wars’un ancak 8 milyon dolarlık bir kazanç sağlayabileceğini düşünen Lucas’ın öngörülerini ve korkularını temelsiz kılacak şekilde gelişti. Star Wars başarılı olmakla kalmadı; hem kültürel olarak Amerikan sınırlarının hem de endüstriyel anlamda sinemanın ötesine ulaştı. Evet, gücün 40’ıncı doğum günü kutlu olsun. Serinin 8’inci filmi The Last Jedi 15 Aralık itibarıyla vizyona girmeye hazırlanırken, sinema endüstrisinin ana galaksiyi oluşturduğu marka evreninin paralelinde, yani bu hikâyeden beslenen diğer endüstrilerde neler olduğunu yakın mercek altına alalım.
Star Wars’tan nefret etmek
“Star Wars’u yapabilmek için Star Wars’dan nefret etmeniz gerekiyor.” Bu sözler, Lucasfilm tasarım departmanından birçok kişinin paylaştığı bir çalışma prensibinin özeti niteliğinde. Eğer hikâyeden memnunsanız ya da geçmişe yönelik gereğinden fazla sadakat geliştirmişseniz, hapı yutmuşsunuz demektir zira mirasın sürdürülebilmesi için kısmi bir ihaneti göze almak gerekiyor. Franchise kendini sürekli yenilemeli, isyankar ve arayış içinde olmalı. Yeni izleyici jenerasyonlarının talepleri dikkate alınmalı, çağın tercihlerine uygun eklemeler yapılmalı. Bu eklemeler de sinema endüstrisinin yanında pek çok sektörün gelişimine önayak oluyor.
Star Wars, pek çok sektör yetkilisine göre, 1977 tarihiyle beraber “modern telif” kavramının yaratıcısı oldu. 2016 yılındaki veriler, Star Wars’un lisanslı ürün satışlarında 32 milyar dolarlık bir hacim ortaya koyduğunu gösteriyor; Lucasfilm ve analiz şirketi NDP Group’a göre bu oran her yıl 1,5 milyar dolarlık artış sergiliyor. Lucas’ın ilk altı filmi -IMDB’ye göre- 4,5 milyar dolarlık bir gişe başarısı yakalamıştı. Bunlara 6,6 milyar dolarlık video oyunu, home video, DVD ve Blue-Ray satışı eklendiğinde anlıyoruz ki şimdiye dek hiçbir eğlence franchise’ı -25 milyar dolarlık kitap, film ve oyuncak geliriyle Harry Potter bile- Star Wars’un muhasebe defterinin 42 milyar dolarlık büyüklüğüne ulaşamadı.
Güç, gücüne güç katıyor: Force Friday
Walt Disney, dünyanın bir numaralı lisansörü olarak, pek çok uluslararası oyuncak fuarında dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor. 2015 yılında, şirketin Lucasfilm’i satın alışının ve 10 yıl önceki son filmin ardından gösterime girecek ilk Star Wars filmi The Force Awakens’dan esinlenmiş lisanslı ürünlerin tanıtımını yapabilmek için oyuncak, giyim, kitap ve daha birçok ürünü tek bir global etkinlik çatısı altında topladı Disney: The Force Friday. Yeni bir Star Wars filminin yakında izleyici karşısına çıkacak olması nedeniyle, ikinci Force Friday etkinliği de Eylül ayının başında düzenlendi. Bu yılki etkinliğe dair henüz resmi rakamlar açıklanmış olmasa da, Disney ilk etkinliğin ardından, yalnızca ABD sınırları içerisinde 760 milyon dolarlık oyuncak satışı yaparak, oyuncak endüstrisinin büyümesine yüzde 5’lik katkı sağlamıştı. Cnbc, bu durumu “Star Wars’un oyuncak endüstrisine harika bir yıl yaşatması” olarak tanımlamıştı. Uluslararası Lisanslı Ürün Satıcıları Birliği (LIMA – Licensing Industry Merchandiser’s Association) de Star Wars’un -özellikle The Force Awakens’ın lansmanını takip eden aylarda, Star Wars’un ilk bağımsız filmi Rogue One’ın da vizyona girişiyle- 2016 yılında global lisanslı ürünler pazarının en değerli katmanını oluşturduğu fikrinde.
Star Wars hayranlarına Noel partisi
Tüm dünyadan 150 bin insanın gece yarısı mağaza açılışına katıldığı; CNN ve Independent gibi medya kuruluşlarının Star Wars hayranları için “yılın ikinci Noel kutlaması” olarak tanımlanmış orijinal Force Friday’den sonra; Target, Toys R Us, Amazon, Hasbro (Force Link Starter Set + Figures and Vehicles), Lego (Star Wars Millennium Falcon Lego Set), Sphero (R2-D2 and BB9E App-Enabled Droids), littleBits (Droid Inventor Kit) ve Propel (Star Wars Elite Laser Battle Drones) gibi bugüne dek Star Wars’un yıldız tozundan payını alan markaların katıldığı ikinci Force Friday ne gibi yeniliklerle çıkıyor tüketicilerin karşısına?
Öncelikli olarak, Force Friday bu yıl, 30 ülkeden 20 bin mağazanın katılımıyla 1-3 Eylül tarihinde kutlanarak, üç günlük bir seansa dönüştürüldü. Rey, Luke ve Kylo Ren’in yeni oyuncaklarını sunan etkinlikte, yeni filmde hayranların karşısına ilk kez çıkacak karakterlerin oyuncakları da yer aldı. Bunların başında merakla beklenen BB-8’in kötü kalpli ikizi BB-9E bulunuyor. 2. Force Friday’e dair en özgün ayrıntıysa, akıllı telefon sahibi olan Star Wars hayranlarını Star Wars aplikasyonuna dahil edilecek artırılmış gerçeklik uygulamasıyla bir hazine avı macerasına sürükleyecek olması. Böylelikle The Last Jedi filminin yeni karakterleriyle ve serinin alışılmış simalarıyla yüz yüze bir deneyim yaşayabilmek de mümkün olacak.
Mitolojiyi besleyecek bir başka gelişme de Ağustos ayında, Disney ve Lenovo işbirliğiyle duyuruldu. Star Wars: Jedi Challenges ismi verilen oyunda, Lenovo’nun ürettiği 199 dolarlık AR başlıklarıyla, pek çok Star Wars karakteri gibi Darth Vader’la da ışın kılıcı kullanarak dövüşme ya da Direniş Kuvvetleri’ni çatışma sırasında kumanda etme heyecanını yaşayabilecek takipçiler. Jedi Challenges aynı zamanda 1977 tarihli Star Wars: A New Hope filmindeki Chewbacca ve C-3PO’nun arasında geçen satranç karşılaşmasını holografik olarak sunabilecek. Oyun, Kasım ayı itibarıyla belirli satış noktalarında raflardaki yerini alacak.
Genç jenerasyonları da peşine katarak işgal gücünü artıran Star Wars anlatısının yeni serüvenlerine hazır mısınız?